Geçmişimin kanlı ellerinin boğazıma yapışmasına izin vermiş, kendi gerçekliğimi kaybetmiştim ama bunu ben doğurmamıştım. Geçmişimde olan hiçbir şeyi kendim istememiş, üzerine kan kokusu sinmiş katil ellerle kendi benliğimi öldürmek istememiştim. Bu geri dönüşü olmayan bir yol muydu bilmiyorum. Hala eski benliğimi getirmem için bir şansım var mı bilmiyorum.
Hiç kimse benim gibi değildi ve ben de hiç kimse gibi değildim. Ben tek başımaydım, onlarsa herkes.
bazen bel bağladığın umutlar da tükenir, ve sen gecenin bir vakti küçük bir pencereden kurtuluş dilenirsin.
Bir tane bile dur noktanız yok. Bir tane bile bunu yapmak bana yakışmaz dediğiniz yer yok. Bari bunu yapmayayım hissiniz yok, saygınız yok.
Peki ya anlatırken yaşadığın zamandan daha ağır gelmesi¿
anlatırken o kadar dramatize edemiyorsun ama yaşarken çok üzücüydü aslında.
ah, kimselerin vakti yok durup ince şeyleri anlamaya*
İçimde hiçbir şeyin heyecanı kalmadı, kimsenin hayatında önemli bir yere sahip olamadım. oldum sandım, yanıldım. sizi kendinizden fazla kimse düşünmüyor. bunu öğrendim. sevdiğim insanları, önem verdiğim insanları birer birer kaybettim. oysa ne çok uğraştım, hayatınızda önemli bir konumda olabilmek için. sakın ama sakın kimseye kalbinizi kaptırmayın. hayvanları sevin, çiçekleri sevin, doğayı sevin. ama sakın bir insana bağlanıp onu kaybetme korkusuna düşmeyin. ne zaman gitti gidecek bunu düşünerek kendinizi yormayın. hiçbir şey sizden değerli değil. kendinizi sevin.
Olympus Mons, the largest volcano in the Solar System, casts a huge shadow on Mars
Dünya nedir bilir misin? Evrenin kimsesizler yurdu...